Tombaklama, altın görünümü vermek amacıyla, birçok kaba ve
eşyaya yaygın olarak uygulanmıştır. Altının hemen hemen her çağda az bulunan ve
çok değerli bir metal oluşu sebebiyle birçok eşya altından yapılamamış, ancak
çağlar boyu insanların vazgeçemediği altın tutkusu, kullandıkları eşyaya hiç
olmazsa altın görünümü verme arzusunu doğurmuş ve tombaklama yöntemi böylece
ortaya çıkmıştır.
Günümüzde gerek Anadolu, gerek Balkanlar, gerekse Ortadoğu
müzelerini süsleyen çok sayıdaki Osmanlı tombak eseri, bu yaldızlama yönteminin
Osmanlı'da ne kadar yaygın olarak kullanıldığını açık bir şekilde
göstermektedir. Hatta bazı tombak eserler üzerinde “tonbak” imlasıyla yazılmış
damgaya rastlanmaktadır. Son dönem eserlerde görülen bu damganın sahtekarlığı
önlemek amacıyla vurulmuş olduğu anlaşılmaktadır.
Çok genel bir değerlendirme ile Osmanlı İmparatorluğu'nda
aydınlatma araçları, mutfak kapları gibi günlük kullanım eşyasında ve askeri
eşyada olmak üzere tombaklama yönteminin iki alanda da geniş kullanımını
görüyoruz. Günlük eşya arasında en çok leğen-ibrik, buhurdan, gülabdan, kapaklı
sahan, tas, maşrapa, hamam tası, su tası, güğüm, kahve sitili, fincan zarfı,
fincan tepsisi, kandil, sakızlık, divit, kemer tokası, körüklü fener, şamdan ve
mangallar tombaklanmıştır. Askeri eşyada ise at koşum takımı, miğfer, asa,
kalkan, tören alemi, kılıç kını gibi tombaklar karşımıza çıkmaktadır.
Bilindiği gibi bakır ve bakır alaşımların altın kaplanması
(altın yaldızlama) için mekanik, kimyasal ve elektrokimyasal olmak üzere üç
ayrı yöntem vardır. Mekanik yöntemde, kaplanacak parça yüksek sıcaklıklara
kadar ısıtılır ve hazırlanmış olan altın varak parçanın yüzeyine bastırılarak
kaplanır. Kimyasal yöntemde ise iki ayrı yol vardır. Birincisinde özel olarak
hazırlanan altın çözeltisine daldırılan parça, başka bir işleme gerek
kalmaksızın bir altın tabakası ile kaplanmış olur. İkincisinde ise önce altın
amalgamı parça üzerine sürülür ve ardından parça ısıtılarak yüzeydeki cıva
uçurulur. Böylece oldukça kalın bir altın tabakası ile kaplama yapılmış olur.
Altın, tıpkı kalaylamada olduğu gibi parçaya nüfuz ettiği için son derece
dayanıklı bir kaplamadır. İşte bu şekilde yapılan altın kaplama işine “tombaklama”
kaplanan parçaya ise “tombak” denir.
Elektrokimyasal yöntem 19. yüzyılın ikinci yarısında geniş
kullanım alanı bulmuş bir yöntem olup “elektroliz yöntemi” olarak da
adlandırılır. Altın içeren sulu çözeltiye kaplanmak istenen parçanın daldırılıp
elektrik akımı yardımıyla altın kaplanmasıdır.
Tombaklama beş aşamada gerçekleştirilir:
1) Altın amalgamın hazırlanması
2) Altın kaplanacak metalin yüzeyinin temizlenmesi
3) Altın kaplanacak metalin yüzeyine altın amalgamın
sürülmesi
4) Cıvanın metal yüzeyinden uzaklaştırılması
5) Kaplamanın istenen renge kavuşturulması.
Kaynak : İ. Gündağ Kayaoğlu, “Tombak”, Antik A.Ş. Kültür
Yay.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder